Saturday, October 20, 2012

Tedavisi olmayan 40 Türk hastalığı



 

01- Kardan Adama Tekme Atma Veya Bozmaya Calışma
02- Yeni Atılmış Bir Betona Basma Veya İsim, Numara Yazma 
03- Gazete ve Dergilerdeki Resimlere Sakal, Bıyık ve Gözlük Yapma  
04- En İyi Arabayı Ben Kullanıyorum Zannetme  
05- Cep Telefonu Kullanımının Yasak Olduğu Yerlerde İllede Telefon İle Konuşma  
06- Kar Topunun İcine Buz Koymak  
07- Belediyenen Duraklara Koyduğu Saatleri Söküp Duvar Saati Yapma  
08- Kumsalda Deve Güreşi Yapma Hastalığı  
09- Şahin Marka Arabayı Doğan Görünümlü Yapma  
10- Ağaçlara ve Banklara Kalp ve İsim Baş Harfi Kazıma  
11- Dersini Calışıp Sınıfını Geceni İnek Sayma  
12- Mesleki Ünvanımızı İngilizce Söyleme  
13- Tiki Olanların Tiki İle Kasıtlı Uğraşma  
14- İskambil Kağıtlarından Kule Yapan Birinin Kulesini Bozma 
15- Cep Telefonu İle Bağıra Bağıra Konuşma Hastalığı  
16- Reklam İcin Asılan Afişleri Yırtma Hastalığı  
17- Tuvalet Duvarını Defter Sanma  
18- Otobüs Duraklarına "Ateşli Sevişirim Beni Ara" diye yazma 
19- Trafikte Bizi Gecen Arabayı Yakalayıp İllede Gecmeyi Bi B..k Sanma  
20- Sinyal Verir Vermez Şerit Değiştirme. Olası Bir Kazada Sinyal Verdik Görmedin mi Deme  
21- Ara Yoldan Ana Yola Cıkacak Araca Yol Vermeme  
22- Ünlü Birini Görünce Ona El Sallama 
 23- Ünlü Birini Görünce Fotoğraf Cektirip Samimi Havası Verme 
24- Yaşamadığımız Bi Olayı Yaşamış Gibi Anlatıp Ona Kendini Bile İnandırma  
25- Otobüs Durağa Yanaşınca İlle Ön Kapıdan İnme Hastalığı 
26- Otobüs Koltuklarını Yırtma ve Üzerlerine Yazı Yazma  
27- Minibüs Şöforüyseniz Begenmesen Bile Mutlaka Kral Fm Dinleme  
28- Kırmızı Işıkta Beklerken Yeşil Işık Yanar Yanmaz Konraya Basma  
29- Trafikte Beklerken Burun Karıştırma  
30- Kimsenin Bilgisi Olmayan Bi Konuda İleri Geri Sallama  
31- Faturaları Hep Son Gününde Ödeme  
32- Kar Yağınca Eve Bolca Ekmek Alma  
33- Meydana Konan Güvercinlerin Üzerine Koşup Onları Kacırma  
34- Evlilerin Bekarlara Sakın Ha Evlenme Demesi  
35- Aynı Filme Giden İnsanların Filmden Cıktıktan Sonra Filmi Birbirlerine Anlatması  
36- Eline Silah Gecen Birinin Hemen Silahla Şaka Yapması  
37- Arabayla Yolda Giderken Tanıdık Birini Görünce Üzerine Sürme  
38- Takım Elbise Giyince Elini Cebine Sokma Hastalığı  
39- Takımı Galip Gelince Havaya Silah Sıkma  
40- Meslek Arkadaşlarına Mesleki Şakalar Yapma
 

Friday, October 19, 2012

TRT ,HAGEM 'DE YOK OLAN MUMLU TAŞ PLAKTAKİ TURKULER ,DERLEMELER ARSIVI DIJITAL ORTAMA AKTARILSIN:




Bu linke gidin ve imzanızı atın
http://t.co/RRYfvWi
Cumhuriyet 'in ilanı ile ,ilk günlerinden itibaren ;Türk halkının mirası ,türkülerini ,danslarını,bozlaklarını,söyleyişlerini,zeybeklerini korumak ve Türk kültürünün kaybolmaması için kayıt altına alma  için uzun süren bir saha çalışması başlamıştır.Bu Türkiye'de ilk geniş kapsamlı çalışmadır.Muzaffer Sarısözen ve ekibi uzun sürelerce gerek yürüyerek ,gerek eşşek üstünde ,en zor şartlarda ulaşılamayan köylere bile giderek ..bu saha araştırmalarını mum plaklar üzerine kaydettiler...binlerce köyülüyle görüşüp kayıtlar yaptılar,notaya aldılar..yılları ,ayları bulan bu çalışmalar o kadar çoktu ki ancak bir kısmı notaya alınmış ve tasnif edilebilmiştir.Aradan geçen sürede diğer kalan kayıtlar mum plaklarının ömrü 40-50 yılla sınırlı olduğu için bozulmuştur..Nerdeyse 80 yıldır Trt ,Hagem ve Ankara Devlet Konservatuarı depolarında duran bu eski kayıtları kendileri dijital ortama aktarmak için yıllardır birşey yapmamışlardır.Korunduğu söylenilen ve hiç bir araştırmacının çalışmasına,tasniflemesine  izin verilmeyen bu milli mirasımız ,türkülerimizin acilen kurtarılması lazım....en azından kalanlarının dijital ortama aktarılması,notaya alınıp tasniflenmesi gerekiyor..Milletimizin geçmişini,mirasını korumak için derhal ve acilen yapılmalıdır.Gün ışığına hiç çıkmamış ,tamamen unutulmuş bu kayıp eserlere, halk müziğine yeni heyecanlar getirebilecek bu arşivin yok olmasına göz yumamayız..Anadolu kültürü,geleneği,savaşları,acıları,aşkları bu türkülerin ,bu sözlerin ,bu bozlakların ,bu zeybeklerin içinde gizli..orada yaşıyor ve bizlere aktarılmayı bekliyorlar..Milli mirasımıza,geçmişimize ,anadolumuza,türkülerimize sahip çıkalım.Kurulacak özel bir ekip ile itinalı çalışmalarla bu arşivlerden kalanların gün yüzüne çıkarılmasını sağlamak için Trt arşivi ve diğer kurumların arşivleri gerekli izinleri vermelidir.Depolarda bekleyerek binlercesi yok oldu diğerleride küfler arasında yok olmasın..Hadi milli kültür ve mirasımıza ,türkülerimize sahip çıkın

İzmir Belediyesi Cevapladı

İzmir Yanıyor başlıklı yazım ve Belediye Başkanı aziz Kocaoğlu 'nu ısrarla aramalarım neticesin de ..o bölgedeki hayvanlar ın bakımı Çiğli belediyesi görevlilerince üstlenilmiş durumda ve hala bakımlarını sürdürüyoruz diyorlar..bana yollanılan cevap alttadır ..

21/09/2012 tarihli 3053449 takip nolu başvurunuz ile ilgili bilgiler aşağıdadır.

CEVAP ÖZETİ

Sayın SEVDA KARABABA; İletinizde yer alan konu ile ilgili olarak İzmir Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı'nın yanıtı: " İlgi dilekçeye istinaden Çiğli Belediyesi ile görüşülmüş olup belirtilen alandaki sahipsiz hayvanların kısırlaştırma-parazite tedavi ve aşılamalarının yapıldığı ve uygulamanın sürdürüldüğü bilgisi verilmiş olup Ecem ÇELİK isimli vatandaşımıza da 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu kapsamında işlemlerin yapılacağı söylenmiştir." şeklindedir. İyi günler diler bilgilerinize sunarız.

Güvenlik Kodunuz : 0000

Bu e-posta bilgilendirme amaçlı otomatik olarak gönderilmektedir. Lütfen bu mesaja yanıt vermeyiniz. Hemşehri İletişim Merkezi ile ilgili taleplerinizi 445 66 55 numaralı hattı arayarak ya da him@izmir.bel.tr adresine e-posta göndererek bildirebilirsiniz. noreply@izmir.bel.tr adresine ileteceğiniz e-postalar tarafımıza ulaşmayacağından bu mesajı yanıtlamamanızı rica ederiz.

İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ
HEMŞEHRİ İLETİŞİM MERKEZİ
Tel: 445 66 55
Faks: 293 39 95
E-posta : him@izmir.bel.tr
Web : http://www.izmir.bel.tr



İSTEK ÖZETİ

Sayın İzmir Belediye Başkanı'nın bilgisine ...Aşağıda anlattığım hazin ve üzücü duruma lütfen sessiz kalmayın .Ben İstanbul'lu bir sanatçı olarak uyuyamıyorum ,çünkü İzmir de canlar ölümle karşıkarşıya ... sayın yetkili , sizin hariciniz de Sayın Aziz Kocaoğlu 'na da bir E-mail yolladım ..Şu anda İstanbul'da pek çok basın ve takipçi bu durumla alakalı neticeyi bekliyor ..İzmirli Küçük kızın yaşı gereği ve maddi durumu sebebiyle 4000 tl cezayı ödemesi mümkün değil ..aynı zamanda 10 tane karne çıkarttırması ,aşı yaptırması ve kedileri ksırlaştırması gerekiyor ..araba kullanacak yaşta olmadığı için hayvanları belediye veterinerine götüremiyor .. ismi ecem çelik evka 5. kısım ._izmir 023200000 iletişim numaraları sağlık teftişten verilen süre pazar günü bitiyor ... Başkanımızın özel kalem adresine de mail attım ..İstanbulda olmasaydım şahsen görüşmeyi istiyordum ancak bu mümkün değil ... ilginiz için teşekkürler binlerce kişi sizden gelecek haberi bekliyor şu anda..teşekkürler
ilgili yazım : http://teknolojica.blogspot.com/2012/09/izmir-yanyor.html

Monday, October 15, 2012

BOLLUCA ORMANLARI DRAMI


Bolluca Ormanlarinda Yasanan Dram, Belediyelerin Surekli Oraya Attiklari Kopekler...















İstanbul’un çeşitli ilçe belediyeleri ve İBB tarafından Kemerburgaz yakınlarındaki insan yerleşimi olmayan Bolluca Ormanları’nda ölüme terk edilen köpekler, bölgeye giden gönüllü hayvansever gruplar tarafından kısıtlı olanaklarla yaşatılmaya çalışılıyor.
 
Bölgenin acı gerçeğini en yakından bilenler anlatır!
Yıllardır bu bölgede yaşayan ve buradaki köpeklere, onları öldürmek isteyenlere karşı göğsünü siper eden gönüllü Burhan Oskan, her yıl yaşadığı dramı şu sözlerle aktarıyor: “Buraya gelen herkes bir yardım sözüyle dönüyor; ancak besleme dışında destek çıkılmayınca yaşatmaya çalıştığımız pek çok köpek, veteriner masrafları karşılanamadığı için veya sahiplendirilemediği için can veriyor. Belediyeler buraya sürekli yeni köpekler bırakıyor ve bıraktığı ile kalmayıp gözümüzün önünde uyuşturucu iğne ile buradan alıp yakınlardaki bir moloz dökme merkezinde oluşturdukları toplu mezara gömüyor.”
İnsanın kanını donduran bu vahşete senelerdir gözleri ile şahit olan ve bu senenin başında Dohayko Arnavutköy temsilcisi olarak mücadelesini daha etkin ve örgütlü biçimde sürdürmek isteyen Burhan Oskan, durumun yargıya taşınabilmesi için sağlam kamera görüntülerine ihtiyaç duyulduğuna dikkat çekiyor ve toplu mezar olarak adlandırdığı moloz döküm merkezinin yüksek güvenlik önlemleri ile çevrelendiğinden görüntü almanın neredeyse imkansız olduğunu vurguluyor. 
 
Gönüllüler neler yapmak istiyor?
13 Mart 2010 günü bölgeye hem durum tespiti toplantısı hem de köpekleri beslemek için giden gönüllü grup; Göktürk ve Kemerburgaz gibi varsılların yaşadığı çevre semtlerdeki veterinerleri gönüllü olmaları için ikna etmek, ilçe belediyesi Arnavutköy’e ziyarette bulunarak henüz yapılmamış olan hayvan bakımevi konusunda telkinde bulunmak ve de Bolluca halkını hayvan sevgisi ve merhamet üzerine bilinçlendirmek için stand kurmak, ilköğretim ve liselerde seminerler vermek gibi kararlar aldı.
 
Bolluca Ormanları nerede, nasıl gidilir?
Bolluca Ormanları, Eyüp ve Kağıthane gibi İstanbul’un merkezi ilçelerine yalnızca 20 dakika uzaklıkta, ancak yerleşim olmadığı için gidilmesi bir o kadar zor sanılan yakın bir bölgemiz... Belediyelerin bu bölgeyi acımasızca ölüm kampı olarak seçmesine inat İstanbul’daki tüm hayvan hakları savunucularının bölgeyi düzenli ziyaret ederek buradaki canları ilgiyle beslemesi gerekiyor. Pet dükkanlarına binlerce lira vererek hayvan ticaretine destek çıkmak yerine sahipsiz bir köpeğe sıcak yuvasını açarak iyilikte bulunmak isteyenler de Bolluca Ormanları’nı ziyaret ederek buradaki drama tanık olmalı.
Gönüllüler hafta sonları burayı ziyaret ederek hayvanlara umut ışığı verdiği için buradaki köpekler henüz birbirine veya insanlara saldıracak kadar vahşileşmiş değiller.
Gönüllüler bölgede değil iken, tinercilerin tecavüzlerinin, belediyelerin uyuşturucu iğnelerinin, bazı bilinçsiz köylülerin tüfeklerinin ve köpek dövüştürücülerinin tasmalarının hedefinde olsalar da şehre alışmış bedenleri orman ıssızlığında ve soğuğunda bitkin düsse de onlarin imdadına koşan gönüllüler geri döndüğü zaman getirdikleri yemeklerden ziyade onların sevgi dolu ellerine değmek için koşuyorlar.
Bolluca Gonullusu
kaynak link:

GÖLGE ETME BAŞKA İHSAN İSTEMEM

iki haftadır gazeteleri okuyup duruyorum ..Tabi ki  tarafsız gazeteler olması benim için önemli ..bildiğim gazeteleri bıraktım ..ötekileştirilen  basına yapılan engellemede protesto etmedikleri için ..uyuzum hepsine..kim olursa olsun özgür basın bir milletin geleceği için önemlidir..kim olursa olsun ..bu çağda bunun unutulmaması gerekir..nasıl ki ingiltere kraliçesini bile takmıyor haberini yapıyor ..o şekilde haberler olduğu gibi saptırılmadan ,yönlendirilmeden sunulabilmeli ..her neyse bir sürü gazete okuyorum ..şu ana kadar beğendiklerim yurt ,cumhuriyet ,aydınlık oldu ..biraz dünya haberleri eksiklikleri var..güncel ,günlük konular da boşluk var..ben genel bilgileri de bilmeyi ,okumayı seviyorum..onlar da eklenirse bu gazeteler renklenebilir..
radikal gazetesi tamamen web gazetesi olmaya hazırlanıyormuş.. nerdeyse satışı kalmamış ..Hürriyet in tirajı da gittikçe düşüyormuş..hatta gazete boyutların da küçültmeye gitmişler..hamurdan kazanmak için 1 er santim küçültmeceli ..tiraj 400 bin in altına doğru iniyor..sosyal medya ..günlük gazetelerin pabucunu dama atmış gibi görünüyor..bu sebeple tvlerde gazete haberlerinin okunmasını yasaklayıcı telif kanunu çıkardılar da..diğer web bağlantılarını ne yapacaklar ben de bilemiyorum ..ama açık olan bir şey var... 1 -2 seneye kadar günlük gazeteleri ı pad lerimizden okuyacağız gibi geliyor..kağıda basılmayacak ..
Tüik diye bir kurum var..hala ne yaptıklarını anlamadım ..izmir de ..bunların derdi kadınların etek boyu her nedense ona sarmışlar..sırf bu sebeple her yere kamera yerleştirmişler..şizofrenlik burada bitmiyor..bunları ekranda izleyen görevliler .de var ..görevli adamlar ...etek boyları düşündüklerinden kısaysa ..o kişinin masasına sarı zarf bırakıyorlar..bak bak ..3 kere uyarı alırsa da anlaşması fesh ediliyor..haydaaaa...
birader bu röntgencilik bence..farkı yok ..bir kaç adam görevlendirip  kadınların eteklerini takip etmek iş yeri tacizine girer bana kalırsa..bunu dışarda yapmaya kalksanız ..kadının kocası namus meselesinden adam öldürür..sonrada ab iyi not vermedi de ..biz şahaneyiz de ..aman hadi canım onlar da...dersiniz..neyimize not versinler yahu ..bi dönüp halinize bakmıyosunuz heralde..dökülüyoruz beyler dökülüyoruz..etek boyu ile uğraşırken ..insanlar uzayda rekor denemeleri yapıyor ..bu nasıl iştir aklı olan biri işin içinden çıksın ..ben çıkamıyorum çünkü..
etek demişken ..şu kadından sorumlu bakanlık acilen kaldırılmalı ..kadın dernekleri acilen kapatılmalı ..kadını bu şekilde birey olarak toplumdan ayırmanız çok zırva..erkekten sorumlu devlet bakanı var mı allasen ..?bırakın cinsel organ odaklı ayrımcılığı ..kadın toplumu oluşturan bireydir ..insandır ..erkekten farklı değildir ..oda birey ve insandır ..donlarımızın içindeki organlarımızda bizi bağlar ..bakanlıkları değil ..insandan sorumlu ,vatandaştan sorumlu bakanlık olsun ..ayrımcılığı destekleyici isimde bakanlıklar ,dernekler filan zırva ötesi ..
azra akın salya sümük ,ağlamış ,yırtmış kendini ..yahu sen türkiyenin en çok kazanan adamıyla evlenmek üzeresin ..ortada bişey yok ..sana dava açan da yok ..sen açmışsın davayı ..ben çalışamıyorum da ,işsizim de ,öyle de böyle de..eee yanlış anlama ..bir an aç susuz kaldın ,kiranı ödeyemiyosun diye düşündüm..halimize şükretmemiz lazım ..kışın yakacak odunu olmayan ,evi olmayan ,sokakta yaşayan insanlar var..bu kadar büyütmemek lazım ..ayrıca erkek arkadaşı da destek olmuyosa bi tuhaflık var demektir bence ...
İstanbul barların da '' kaç masan var ''kafası çalışır..bi yerde başlycaksan bu işten hiç anlamayan bir adamla oturup masan olup olmadığın hakkında konuşursun ..adamlar reklama değil ..şarkıyı söyleyecek kişinin çağırabileceği kişilere güvenerek bar açıyorlar..bir hafta çağırdın ikinci haftada hadi geldiler..kaç kere gelecekler olm yalvar yakar bu adamlar...bide aranı iyi tutmalısın ,zengin olmalılar ki bar sahibinin deyimiyle kafa koparmacalı ..
halbuki adam gibi mekan yapıp ,adam gibi müzik yapsa,adam gibi reklamını yapsa.. paso sosyal medya da çalışsa..gazeteye ilan verse..nerdeeeee yok ben sanatçıyı koyarsam o iş tamam diyorlar..yok kanka o iş öyle olmaz...o sebeple İstanbulda çalışmıyorum ..halkla ilişkilermi yapıcam şarkımı söylycem ..hadi lennn tsubasaaaa...
AĞAOĞLU NUN REKLAMI KOMİK ,FECİ VE ÇOK KÖTÜ ..
SİNAN ÇETİN AMMA KÖTÜ İŞ YAPIYORMUŞ YAHU..ağa' mız ..süper lüks bi yerde ki ofisin de özenle kıvrılmış planları okumaktadır ..şizofrenik bir  trip yaşamaktadır ..ardından '' olmuyor.. bu değil ..o da değil ''deyip deyip deliriyor ..masada ne varsa yere yıkıyor ..ama hatırlıyor ki o zaten 3 gün önce bir plan seçmiş hatta maketçileri ne ışıklı bir maket yaptırmış ..heeeeh işte bu deyip hatırlıyor( ki alzheimir başlangıcından kuşkulandım neyse ki iğnesi çıktı ) zaten masanın sağında duruyormuş makette ..olay bu diyor ..sonra hemen atına atlayıp red kit kıvamında ormanlara ,yollara düşüyor ..yalnız kovboy maslak ormanlarında dı

r..ama sonrasında eve dönüş yolunu hatırlar mı net değil ..konuşmadaki başarısızlığı fena ..ağzında bir şeyler var gibi ..kelimeler birbirine yapışıyo ,dönüyo ,yuvarlanıyo ..içimi sıkıntı basıyo ..ay bana bir eğlenceeeeee
komiklikler...
arabada son ses müzik açıp dolaşan tipler hala var.
yeşil ördek  isimli türküyü istek yapan kafalar halen var
bir şarkıcının en bilinmeyen şarkılarını ısrarla isteyen modeller kesin var..
ne kadar anlamsız şarkı varsa ezbere bilen tipler var..

Thursday, October 11, 2012

SİYASET TE KAZANMANIN YOLLARI

Epeydir yazmayı planlıyordum bir türlü vakit olmadı .Politikacıların yuvasına gelince yazayım bari dedim .Elime yapıştı kaldı bu mevzu ..şimdi bir kaç adımda bir politikacıyı başarıya nasıl taşıyabilirsiniz anlatacağım ..
 1-lütfen öncelikle şu vesikalık foto kafasından çıkınız..hem işi amatör gösteriyor ,hem de yerel seçim havasında ..sanki mahalleye muhtar olacakmış gibi ..o yüzden o vesikalık olayından kurtul..yapma birader işte ..örnek ;serdar celiloğlu isimli azeri politikacı da vesikalık kurbanı..

2-Mutlaka bir sanat fotoğrafçısı ile sürekli çalışılmalı ..genelde siyah beyaz veya pastel fotoğraflar basında kullanılmalı(ki farkınız olsun)


Günlük hayatın içinden kareler ..kahvede otururken,bakkala girerken ,belki markette alışveriş yaparken ..deniz kenarında yürürken nebilym ..bir çocukla top oynarken ..paçalar katlanmış ,saçlar dağınık ..vs..





evet şekilde görüldüğü gibi pek çok örnek var..neden buna ihtiyacımız var?
Halk arasında mesafeler olan insanları sevmez ..gerçeğe en yakın olmanız lazım ..onlar gibi yaşadığınızı ..yediğinizi ,alışverişe gittiğinizi,yüzdüğünüzü ,üzüldüğünüzü eğlendiğinizi bilmek isterler..elbette mütevazilik en önemlisi

3-mutlaka sizi yansıtan bir  aksesuar olmalı bir fötr şapka(Demirel),kasket (Ecevit),Mustafa Kemal Atatürk (çeşitli şapkalar ve muhteşem ,farklı birinci sınıf özel yapım kıyafetler ) Obama (kasket ve düğmesi açık beyaz gömlekleri)
siz olmasanız dahi o görüldüğünde insanlar sizi anımsamalı ,düşünmeli...mutlaka farklı bir giyim stili olmalı ..mesela ekose ceketler..kareli gömlekler ..atıyorum işte ..yaratıcılığınızı kullanın..
4-Hitap dersi alınmalı ,konuşma dersi alınmalı mümkünse spiker yetiştiren biriyle çalışıp sonra bir tiyatrocu ile iyice konuşmayı cilalamalı..vücut dili dersleri almalı ..spor yapmalı ..kesin ve kesin ..
NLP dersleri mutlaka almalı .. bu derslerde alınıp bırakılmamalı elbette..sürekli profesyonel bir hoca haftalık ders vermeli ..konuşmaları onunla prova yapmalı ,üstünden geçmeli ..bence tiyatro dersi bile almakta fayda var..siyaset aslında iyi performans göstermen gerekn bir sahnedir ..senin vitrinin; konuşman ,hitabetin,inandırıcılığın ve vücut dilindir..
5-Öncelikle ikna etmen gereken kendin olacaksın..Sen inanırsan diğer herkes inanır..İnandığını savunmak daha kolaydır ...Hedefini belirle ve buna canı gönülden kendini ada..Kafanda bu hedeften seni vazgeçirecek hiç birşey olmamalı ..Hedefe ilerlemek her zaman daha kolaydır..ama bu hedef koltuğa oturmak değil ..olmamalı ..o zaman samimiyetsiz olduğun anlaşılır ..itici olursun ..Hedefin hizmet olmalı veya değişim ..koltuk amaç değil sadece eşya olmalıdır..

6-Süper bir slogan bul...''değişime hazır olun ,lider değil millet ..koltuk değil gelcek gibi ne biliym ..bi sürü bulunabilir..amacı tek kelime ile anlatabilmelisin ..
7-Mütevazi ol ..sadece devlet erkanı içinde el sıkışırken ,yemeklerde görüntülenme..değişik olmalısın mesela pahalı arabalar değil de serçe kullan ..kişiliğinin farklı olduğunu göster..motosiklete bin ,,bisiklet sür ..doğal yaşama önem ver..bir takım konularda sen öncülük et..denizin temizliği ,yasak avlanmayı protesto gibi ..hayvanları korumanın önemi gibi
8-zaman zaman (eski sultanların yaptığı gibi) tebdili kıyafet le halk arasına karışıp milletile konuşmalısın ..köylere git..ama öyle 200 kişi ile değil veya kalabalığa konuşmak değil..seçim otobüsüyle gezmek te değil..al sırt çantanı ..insanlar la konuş ..al yanına bir kaç güvendiğin adam ..milleti yakından tanı ..çünkü her yerde farklı bir düşünce,istek ,ve psikolojik yapı var..yöreye göre değişiyo kanka inan bana...
mesela çanakkale ..assos tarafları ,,adamlar gaza gelmeyi ,galeyanı sevmiyoruz diyorlar..öyle yapıldığında direkt negatifleşiyorlar..hizmet olduğunda o kişiye daha çok önem veriyorlar..
9..Bu gezileri yaparken kamp yap,balık tut..mutlaka sanat fotoğrafçın yanında olsun ..gerekirse günlük tut..oda bir kitap olarak basılır..kitap yazan lider hoş etki bırakır..milletimden izler filan gibi bir isimle..
10-İnsan psikolojisini iyi bilmelisin..ders al,kitap oku,,felsefe kitaplarını incele ..mutlaka tarih oku..antik yunandan başla ..genel yapı ,siyaset,yaşam biçimi ..insanların avcı ve toplayıcılıktan ..yerleşik yaşama geçmelerini bile ..kentleşmenin nasıl başladığını ..en baştan ..üzerin de düşün çalış ..tekrar tekrar oku ..işini çok kolaylaştıracaktır..bol bol gülümse ..dişlerini beyazlat ..yamuksa tel taktır
11-kadınların saçına,başına,eteğine karışmamalı ..kadınları kadın olarak değil insan olarak düşünmeye başlarsan aslında yukardaki mevzuların ..nasıl cinsel ayrımcılık yaptığını ..kadını kişi ve insan olarak değil ..sadece cinselliğiyle kefeye konduğunu anlayabilirsin ..kadınlar toplumu oluşturan üyelerdir ..bunu unutma bunun üzerine git..kadınların oyunu da alırsın ..kadın dernekleri de ayrımcılığı destekliyor bu arada ..
kadından sorumlu bakanlıkta anlamsız..erkekten sorumlu bakanlık var mı?..olacaksa insandan sorumlu bakanlık olsun ..milletin cinsiyetiyle uğraşmayın yani...
şimdilik aklıma gelenler bu kadar..yeni bişeyler geldikçe ekleme yaparım ..

Wednesday, October 3, 2012

HAREM -Destur Erkek Var

Sağda solda süper çekilmiş fotoğrafları ve haberleriyle haberdar olduğum '' Harem ''dizisini çok merak ediyordum.Nihayet izleme imkanı bulduğumda hayal kırıklığı oldu ..aslında şaka gibi geldi ..projedeki isimler öyle hikayeden isimler değil önemli kişiler ..Belki 9-11 yaş için yapılmış bir dizidir diye de düşünmedim değil ..Belki gerçekten öyledir bu durumda eleştirilerimi peşinen geri alıyorum ..TV köşe yazarları gülmekten öldük filan yazmışlar..yuh size yani ..sizin komedi anlayışınız buysa esas ben size gülmekten ölürüm ..Senaryo kötü . ..fikir de kötü ..Hürrem ve sülümandan kusmak üzereyiz ..her yerde iç dondan ,mutfak halısına kadar Hürrem adıyla pazarlanıyor..
levent üzümcü


Daha yaratıcı bir proje olmalıydı..ayrıca Muhteşem Yüzyıl hayatı savaşlarda geçmiş bir sultanı hareme hapsederek başlı başına komedi zaten ..Onun daha komiği yapılamazdı...

Senaryo kötü,diyaloglar ilk okul müsameresi tadında ..espriler insanı şoka uğratacak kadar kötü

..Mehmet Ali Erbil Kahpe Bizans taki rolünün aynısını burada tekrar ediyor ,Levent üzümcü kötü bir oyuncu değil ama ..o kadar kötü rol arkadaşları var ki ..Bu adam ne arıyor burada diyorsunuz.Mehmet Ali Erbil aynı rolü yapsa dahi o haliyle bile enerji katıyor ..kadın oyuncular berbat..konuşma ve tonlamalar çok kötü ..ses renkleri felaket..

Vezir in zorlama sesi yine çok itici ..o ses tonuyla komiklik yapıldığını düşünülmesi korkunç . Dizide ki iyi yanları söyleyelim bakalım ...

IŞık ,görüntü yönetmeni,kamera açıları,kostümler,ses kayıt,makyaj
başarılı ..aksesuarlar ve çekim alanları da gerçekten Muhteşem YY la yarışır nerdeyse..Tek ve muhteşem Çiçek Dilligil Toplunur Hatunla diziye hayat veriyor..Hareketleri ,oyunculuğu ,samimiyeti ..o yanlışlara rağmen pırıl pırıl parlıyor..Onda Adile Naşit in zorlama olmayan oyunculuğunu ,samimiyetini ,akıcılığını ve inandırıcılığını gördüm...Eğer Dizinin odak noktasını Toplunur Hatuna yönlendirirse Gani Müjde yırtar benden söylemesi .
çiçek dilligil

çiçek dilligil-toplunur hatun
.Bu kadar iyi bir ismin o komik olmayan şakaları kullanmasına inanamıyorum hala ..Belki ilk gündü senaryo yazanlar... tam havaya giremedi bilemiyorum ..Ve bir tavsiye daha Cem Kılıç la temasa geçin Gani Müjde ..Benim yıllar öncesinden bildiğim ve okuduğum muhteşem bir Sultan karakteri ,parodileri elinde var..kendisi yazmıştı ..Gerçekten çok komik ,akıllıca yazılmış espriler ve konular..en az 5 ayrı bölümü okumuştum ..Kendisi ile bağlantı kurun bence..görmek isteyebilirsiniz ..
Hatalar düzeltilirse özellikle senaryo ve diyalog dizi adama döner..Bu şekilde çalışan  harcayan insanlara da yazık olmaz ....
Vezir in kellesiiii tiz vurulsun yerine yenisi gelsin ..veya sesi düzelsin bir şekilde..
Mehmet Ali Erbil de bence harem ağası veya vezir oynasaymış daha iyi bir karar olurmuş...Özetle emeğin yanındayım ,yeni işleri destekliyorum ,bir sürü insan ekmek parası kazanıyor aile bakıyor ..ama toparlayın bir an önce lütfen ...Bu kadar insanın  çabası ,emeği,heyecanı kötü senaryo ve ,diyalog sebebiyle heba olmasın yaa..

ONCE UPON A TIME ADAKALE WAS IN THE TUNA RIVER

When I was looking for Ottoman time fairy tails I found out about Adakale. The history of A little island fascinated me and I couldn't s...